"Furkan
Üyeler
Çevrimdışı
Mesaj Sayısı: 35
|
|
« : 19 Ocak 2012, 15:46:45 » |
|
SORU_5): islam insanların canını malını namusunu teminat ve koruma altına alır islamın olmadığı yerlerde kişinin namusuda canınıda malıda tehditlere ve zulme açıktır. bir kimse malından canından dolayı, tağutun bir kurumundan yardım isterse, bunu küfürle itham etmenin, ve bunun küfür olması tam olarak neresidir. bir insan malının telefinden canının telefinden yada namusunun telefinden dolayı yardım istemesi küfürmüdür.
CEVAP_ 5): Kafirler zulmederek bir Müslümanın hakkını gasbederlerse, söz konusu Müslüman, normal yollardan hakkını alamadığında, zor kullanabilir. Gücü varsa ve gerekiyorsa gaspçıları dövebilir, hatta öldürebilir, onların malından hakkı miktarınca çalabilir, hile yapabilir veya alması için yalan söyleyebilir. Bütün bunlar caiz olan şeylerdir. Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem şöyle buyurdu: "Malını korurken ölen, şehiddir." (Buhari, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi) Ancak şurası hiçbir zaman unutulmamalıdır:
Hakkını almak için dahi olsa, bir Müslüman tağuta veya tağutu temsil edenlere ibadet edemez, küfür işleyemez.
Mesela; tağutun hükmünü kabul etmek, tağutu yüceltmek, ya da tağutun mahkemesine başvurmak gibi küfür olan amelleri, hakkını almak için dahi olsa, hiçbir Müslümanın yapması asla caiz değildir. Müslümanın, hile yaparak ya da yalan söyleyerek kafirlerden haklarını alabileceğine dair en açık deli;
Hayber savaşı esnasında Müslüman olan Haccac b. İlat es-Sülemi'nin, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem'den izin alarak Mekke'deki müşriklere yalan söyleyerek oradaki mallarını kurtarması olayıdır. Haccac Müslüman olunca Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem'e gelip: "Ya RasûlAllah! Benim Mekke'de kafir olan hanımımın ve bazı kafir tüccarların yanında mallarım var. Onları almam için bana izin verir misin?" dedi.
Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem SallAllahu Aleyhi ve Sellem izin verdi.
Haccac ayrıca Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem'den, onun hakkında bazı şeyler söylemek
hususunda da izin istedi, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem da izin verdi.
Kureyşliler onun Müslüman olduğunu henüz bilmiyorlardı. Mekke'ye geldiğinde Haccac onlara;
Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in Hayber yahudileriyle yaptığı savaşta büyük bir hezimete
uğradığını, ashabının katledildiğini, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in de esir edilip
Medine'de öldürülen adamlarına karşılık Mekkelilere teslim edileceğini söyledi. Müşrikler bu
habere çok sevindiler. Haccac Kureyşlilere:
"Mekke'de malımı ve alacaklarımı toplamam için bana yardım ediniz. Çünkü ben Muhammed'in
ve ashabının yenilmesinden sonra, diğer tüccarlar benden önce oraya gitmeden Hayber'e gidip
bir şeylere nail olmak istiyorum" dedi.
Kureyşliler onun mallarını süratle topladılar. Haccac müşrik karısına da aynı şeyleri söyledi ve
onun yanındaki mallarını da aldı.
Müşrikler Hayber hakkındaki gerçeği ancak, Haccac ayrıldıktan sonra öğrendiler ve Haccac'a
kinlenip arkasından söylendiler. Bu olay dikkatlice incelendiğinde;
Haccac'ın, Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem ve sahabeler hakkında yalan uydurmasına rağmen, hiçbir küfür söz söylemediği görülür.
Mekke'deki Müslümanlar biran söylenen yalandan dolayı üzüntü duymuş olsalar bile, bundan dolayı Haccac'a bir sorumluluk yüklenmemiştir. Çünkü bunu Rasûlullah SallAllahu Aleyhi ve Sellem'in izniyle yapmıştır.
Bu olayda görüyoruz ki,
Bir kişi, hakkını elde etmek için yalan söyleyebilir veya hile yapabilir, fakat asla küfür söz söyleyemez veya küfür amel işleyemez.
|