HAKKA DAVET FORUMU
 
*
Hoşgeldiniz, Ziyaretçi.Lütfen giriş yapın veya kayıt olun. 19 Nisan 2024, 18:57:40


Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz


Sayfa: [1]   Aşağı git


Eğer üye iseniz lütfen üye girişinden giriş yapınız.

Eğer üye değilseniz 10 saniyenizi ayırarak üye olabilirsiniz. 

Dosyaları indirebilmek ve de içerikleri görebilmek için

üye olmanız gerekmektedir.


  Yazdır  
Gönderen Konu: Namazı terk konusunda bir soru  (Okunma Sayısı 7625 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
Ebu Zerr el-Muvahhid
Girişimci Üye
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 137



« : 11 Mart 2015, 14:48:53 »

Bir kişi namazın terkini irtidat sayıyor ama namazı şeri bir özrü olmaksızın terk edeni tekfir etmiyor. Bu kimsenin hükmü nedir?
Kayıtlı
Vasat Ümmet
Yönetici
******
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 529



« Yanıtla #1 : 01 Mayıs 2015, 17:52:01 »

Namazı Terketmenin Hükmü:

 Namaz imandan mıdır değil midir? Namaz kılmayan kişinin imanı gider mi? Namaz kılmayan kafir olur mu, olmaz mı? Bunlar alimler arasında ihtilaflı meselelerdir.

Bazı alimler «namaz imandandır» demiş ve ayetteki «imandan» kastın «namaz» olduğunu söylemişlerdir.

Namaz imandan değildir diyenler ise ayetteki «imandan» kastedilenin «Mescidi Aksa'ya yönelmeye iman» olduğunu söylemişlerdir. 

Ayetteki imanı, namaz diye tefsir edenler; namaz imandandır demişler, fakat namaz kılmayanların üzerinden; imanın mecazi olarak mı yoksa hakiki olarak mı kalktığı konusunda, yani namaz kılmayanların kafir olup olmadığı konusunda ihtilaf etmişlerdir.

Buradaki ihtilaf belli bir süre namaz kılmayanlar hakkındadır.

Bütün alimlere göre; namazın farz olduğuna inanan fakat namaz kılmayı hiç istemeyenler kafirdir. 


Hanefilere göre; namazın farziyetini inkar eden küfre girer, tembellikten dolayı terkeden ise küfre girmez ve öldürülmez. Fakat fasıktır. Namaz kılıncaya kadar hapsedilir ve kan akıncaya kadar dövülür.

Delilleri:

1 -Rasulullah (s.a.s)  şöyle buyurdu:


«Müşriklerle «La ilahe illAllah» deyinceye kadar savaşmakla emrolundum. Bunu söylediklerinde kanlarını ve mallarını benden korumuş olurlar. Allah'ın hakkı bundan müstesnadır.» 
                                  (Buhari, Müslim)

2 -Abdullah b. Mesud'dan rivayete göre Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurmuştur:

«La ilahe illAllah Muhammedun Rasulullah» kelimesine şehadet eden müslümanın kanı ancak şu üç şeyden biriyle helal olur.

 -Allah'ın öldürmeyi haram kıldığı bir nefsi öldürmek,

 -Evli olduğu halde zina etmek,

 -İslam cemaatini bırakıp dininden dönerek mürted olmak.
                       (Buhari, Müslim)

Şafii ve Malikiler'e göre; bir vakit namazı terkeden ve onu, şer'i herhangi bir mazereti olmaksızın, kılınması gereken vakitte kılmayıp bir sonraki vakte bırakan kimse tevbeye çağırılır. Terk üzerinde ısrar ederse kafir olarak değil hadden öldürülür.

Delilleri:

1 -Allah (c.c) şöyle buyuruyor:

Allah kendisine şirk koşulmasını asla bağışlamaz. Bundan başkasını dilediğine bağışlar.» (Nisa: 116)

2 -Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:

«Allah beş vakit namazı farz kılmıştır. Her kim bu beş vakit  namazı kılarsa Allah onu cennete  koymayı üzerine almıştır. Her kim de kılmazsa onun işi Allah'a kalmıştır. Allah dilerse onu affeder, dilerse  azab eder»     

(Ebu Davud, Nesei, İbni Mace, Ahmed)

3 -Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:

«Kıyamet gününde kulun ilk hesaba çekileceği şey farz namazdır. Eğer namazı tamamsa onun için iyidir. Eğer tamam değilse Allah (c.c) meleklere:

«Bakın nafile namazları var mı?» der. Varsa bunlarla eksik olan farz namazlar tamamlanır. Ve böylece bütün farz ibadetler, eksik olduğunda nafile ibadetler varsa onunla tamamlanır.»


(Ebu Davud, Tirmizi, Nesei, İbn Mace)

Bu ayet ve hadislere göre; namaz kılmayan kişi kafir değildir. Onun hükmü Allah'a kalmıştır. Allah ahirette dilerse onu affeder, dilerse azab eder. Dolayısıyla, «Namaz kılmayan kafir olmuştur» veya «Kim namazı terkederse muhakkak kafir olmuştur» şeklindeki hadisler bu ayet ve hadislere zıt olmasın diye şu şekilde tevil edilir:

a -Kafirlere benzemiştir,

b-Bu söz suçun büyüklüğünü göstermek için söylenmiştir,

c -Bu küfür İslam'dan çıkarmayan küçük küfürdür,

d-Dünyada kafirlerin aldığı hükmü alır ve hadden öldürülür.


Namaz kılmayan kişinin öldürülmesi gerektiğini gösteren deliller: 

1-Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:


«Başınıza bir takım devlet reisleri getirilecektir. Onlar beğendiğiniz (İslam'a uygun) ve beğenmediğiniz (İslam'a uygun olmayan) şeyler yapacaklardır. Beğenmediğiniz şeyleri reddeden kimse selamete ermiştir. Fakat beğenmediğiniz şeylerde onlara, rıza gösterip tabi olursanız iyi yapmış olmazsınız.» Dediler ki:

«Ya RasulAllah! Onlara karşı savaşalım mı?» Rasulullah (s.a.s):

«Namaz kıldıkları müddetçe hayır!» buyurdu
.(Müslim)

2-Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:

«La ilahe illAllah Muhammedun Rasulullah» deyip namaz kılıp zekat verinceye kadar insanlara karşı savaşmakla emrolundum. Bunları yaparlarsa canları ve malları bana haram olur, hesapları Allah'a aittir.»
(Buhari, Müslim, Ahmed, İbni Huzeyme)

Hanbelilere göre; namazı terkeden  mürted olur. Malı müslüman devletin hazinesine kalır ve müslüman olmayanların mezarlığına gömülür. Namazı inkar ederek terketmesiyle tembellik yüzünden terketmesi arasında bir fark yoktur.

Şafiilerden Mansuru'l Fakih ve Malikilerden İbni Habib de bu görüştedir.


Delilleri:

1-Allah (c.c) şöyle buyuruyor:

«Haram aylar çıktığı zaman müşrikleri nerede bulursanız öldürün, onları yakalayıp hapsedin, bütün gözetleme yerlerinde onların yollarını kesin. Eğer tevbe edip namaz kılar ve zekat verirlerse onları serbest bırakın. şüphesiz ki Allah Gafur'dur, Rahim'dir.»     (Tevbe:5)

Bu ayete göre namazı kılmayan kimse serbest bırakılma şartını yerine getirmemiş olur. Bu da onun küfürde kaldığını gösterir.

2-Rasulullah (s.a.s) şöyle buyuruyor:


«İnsan ile şirk ve küfür arasındaki engel namazdır.» (Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, Nesei, İbn Mace)

3-«Kafirlerle bizim aramızdaki ahit namazdır. Kim  namazı terk ederse muhakkak kafir olmuştur
.»  (Ebu Davud, Tirmizi, Nesei, İbni Mace)

4-Abdullah b. Şakik şöyle diyor:

«Rasulullah'ın ashabı namazdan başka hiçbir amelin terkini küfür saymamıştır.»                                                   (Tirmizi, Hakim)

(Hakim bu hadis için Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir dedi.)

5-Abdullah b. Amr İbni'l As'tan; Rasulullah (s.a.s) namaz hakkında şöyle buyurdu:


«Kim namazı muhafaza ederse, namazı, kıyamet günü onun için bir nur, bir delil ve bir kurtuluş olur. Kim de onu muhafaza etmezse, kıyamet gününde nuru, delili ve kurtuluşu bulunmayacaktır. Üstelik Karun, Haman, Firavn ve Ubeyy b. Halef'le beraber olacaktır.»

(Ahmed, Taberani, İbni Huzeyme sahih hadis)

Farz olduğuna inandığı halde, namazı terk edenin kafir olduğunu söyleyen alimlerin delilleri, bunların kafir olmadığını söyleyen alimlerin delillerinden daha açık ve nettir.

Farz olduğuna inandığı halde namazı terk edenin kafir olmadığını iddia eden alimler; «Namazı terkedeni Allah dilerse affeder» şeklindeki rivayetler, namazı terk etmenin küfür olmadığını göstermektedir derler.

Fakat, Allah'ın, namaz kılmayan kişiyi dilerse affedebileceğini bildiren rivayetler, namaz kılmayan kişilerin kafir olmadığına delil değildir. Çünkü, bazı amellerin Allah'ın dilemesiyle ahirette affedilmesi, bu amellerin küfür olmadığını göstermez.

Ayrıca, farz olduğuna inandığı halde namazı terkeden kişinin kafir olduğunu kabul etmek, böyle kimseleri tekfir etmeyenleri tekfir etmeyi gerektirmez. Çünkü, her ne kadar, farz olduğuna inandığı halde namazı terkeden kişinin kafir olmadığını söyleyen alimlerin delilleri açık ve net değilse de, bu kimseler Kur'an ve sünnetten bir delile dayandıkları için tekfir edilmezler.

Fakat, farz olduğuna inandığı halde farz namazları terkeden kişi, namazı terketmeye dair bir delil gösteremeyeceği için tekfir edilir. Çünkü farz namazların terkedilebileceğine dair ne Kur'an ve sünnetten bir delil ne de İslam alimlerinin bir sözü mevcuttur.





Şeyh Seyfuddin el- Muvahhid Davetçinin tefsiri 2. cilt sayfa 10
Kayıtlı

"Böylece sizi vasat bir ümmet kıldık ki, insanlara karşı Şahitler olasınız. Peygamber de sizin üzerinize şahit olsun...
// Bakara:143//
Ebu Zerr el-Muvahhid
Girişimci Üye
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 137



« Yanıtla #2 : 13 Mayıs 2015, 13:45:19 »

Bir kişi küfür saydığı bir meseleyi işleyene küfür hükmü uygulamamasının hükmü nedir?
Kayıtlı
Ibn Hacer el-Askalanî
Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 1


« Yanıtla #3 : 21 Mayıs 2015, 12:58:15 »

Uyarı!!!

Sitede yöneticilerin dışında üyelerin sorulara cevap vermesi yasaktır. Bu yüzden üyelerin, sorulara vermeksizin yöneticilerin bu hususta verecekleri cevabı beklemeleri gerekmektedir. (Davetulhaq Yönetimi)
Kayıtlı
Sayfa: [1]   Yukarı git


Eğer üye iseniz lütfen üye girişinden giriş yapınız.

Eğer üye değilseniz 10 saniyenizi ayırarak üye olabilirsiniz. 

Dosyaları indirebilmek ve de içerikleri görebilmek için

üye olmanız gerekmektedir.


  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

Sitemiz üzerinden erişilebilen şeylerde Allah'ın razı olmadığı şeyler varsa, bunları reddediyoruz.