Alkame
|
 |
« : 15 Kasım 2018, 13:21:53 » |
|
BİRİNCİ BÖLÜM SELEFİ SALİHİNİN MÜTEŞABİH HABERLER HAKKINDAKİ GERÇEK MEZHEBİNİN AÇIKLANMASI Metin: Bil ki akıl sahipleri katında açık hak, şüphesiz selefi salihinin mezhebidir. Selefi salihten kastım; sahabe ve tabiinin mezhebidir.
Açıklama: İmam Gazali müteşabih haberlerle ilgili selefi salihin inancını açıklayacağı birinci bölüme burada giriş yapmaktadır. Fakat açıklamaya geçmeden önce akıl sahiplerinin selefi salihinin mezhebinin ne olduğunu öğrendikten sonra onun şüphesiz hak mezhep olduğunu ikrar edeceklerini bildiriyor. Bu girişi yaptıktan sonra yanlış anlaşılmasın diye henüz açıklamaya başlamadan selefi salihinin mezhebi derken kimlerin mezhebini kastettiğini açık bir şekilde beyan ediyor. Bu ise sahabe ve onlara tabi olanların mezhebidir. Bunları söyledikten sonra selefi salihin yani sahabe ve tabiinin mezhebini ve bunun delilini beyan edeceğini haber veriyor.
Metin: Şimdi selefi salihinin bu konudaki mezhebini ve onun delilini açıklıyorum: Ve diyorum ki: Bizim katımızda hak olarak kabul ettiğimiz selefin mezhebinin hakikati şudur: Halktan avam olan bir kimseye, müteşabih hadislerden herhangi bir hadis ulaştığında bu hadisle ilgili olarak şu yedi şeyi yapması vaciptir: 1–Takdis etmek 2–Tasdik etmek 3–Aciz olduğunu itiraf etmek 4–Susmak 5–Kendini tutmak 6–Hiçbir şey yapmamak 7–İlim ehline teslim olmak
Açıklama: İmam Gazali selefi salihinin mezhebinin sahabe ve tabiin mezhebi olduğunu beyan ettikten ve kendi inancına göre hak olan mezhebin bu olduğunu tekid ettikten sonra, özet olarak yedi madde sayarak takip edilmesi gereken selefi salihinin mezhebinin bunları yerine getirmekle gerçekleşeceğini beyan ediyor. Bir avama herhangi bir müteşabih ayet veya hadis ulaştığında şu yedi şeyi yapması farzdır: 1–Takdis etmek. 2–Tasdik etmek 3–Aciz olduğunu itiraf etmek. 4–Susmak. 5–Kendini tutmak 6–Hiçbir şey yapmamak. 7–İlim ehline teslim olmak. Bir avam müteşabih ayet ve hadislere karşı bu yedi tavrı takınmadıkça selefi salihinin mezhebine bağlanmış olmaz. Selefi salihinin mezhebine, ancak bu yedi tavrı takındığı zaman bağlanmış sayılır. Ayrıca burada İmam Gazali, müteşabih ayet ve hadisler karşısında takınılması gereken bu yedi tavrın selefi salihine göre farz olduğunu bildiriyor. Yani avam bu yolu takip etmezse haram işlemiş olur. Metin: 1–Takdis etmekten kastım; yüce olan Rab Teâla’yı cisim ve cisme tabi olan (cevher, araz gibi) şeylerden tenzih etmektir. 2–Tasdik etmekten kastım; Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem’in söylediği söze iman etmektir. Onun söylediği haktır ve o ancak doğruyu söylemiştir. Muhakkak ki onun sözü, söylediği ve kastettiği mana yönüyle haktır. 3–Acziyetini itiraf etmekten kastım; kişinin, müteşabih haberlerde kastedilen manayı bilmenin kendi gücünü aştığını, bu manayı araştırıp bulmanın ona göre bir iş olmadığını ve bununla yükümlü olmadığını itiraf ve ikrar edip bu işe girmeyi aklından bile geçirmemesidir. 4–Susmaktan kastım; kişinin müteşabih haberlerin manası hakkında soru sormayıp bu işe dalmaması ve söz konusu haberlerin manası hakkında soru sormanın bidat olduğunu, eğer bu meseleye dalacak olursa dini konusunda tehlikeye düşeceğini ve müteşabih haberlerin manası hakkında soru sorup bu konuya daldığında hiç hissetmeden küfre girebileceğini bilmesidir. 5–Kendini tutmaktan kastım; kişinin müteşabih haberde geçen lafız üzerinde dille ilgili hiçbir değişiklik yapmaması, onu başka bir dildeki lafızla değiştirmemesi, ona ek yaparak artırmaması, ondan bir harf bile çıkarmaması, onu başka yerde geçen lafızlarla birlikte veya geçtiği cümleden ayırıp başka bir cümlede kullanmaması; bilakis söz konusu lafzı nassın siyakında geçtiği gibi muhafaza etmesi, hareke ve irabını değiştirmemesi, onu türetmemesi ve nasta geçtiği kiple söylemesidir. 6–Hiçbir şey yapmamaktan kastım; kişinin kalbiyle müteşabih lafız hakkında bir araştırmaya yönelmemesi ve zihninde bu konuda hiçbir şey düşünmemesidir. 7–İlim ehline teslim olmaktan kastım; müteşabih haberlerin manası aczinden dolayı kendisine gizli kalan kişinin, bu haberlerin manasının Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem’e, diğer nebilere, sıddıklara ve evliyalara da gizli kaldığına inanmamasıdır.
Açıklama: İmam Gazali önceki paragrafta selefi salihinin teşbihi çağrıştıran naslarla alakalı inancını maddeler halinde anlatmış ve bunları yerine getirmenin özellikle avam olmak üzere bütün mu’minler üzerine farz olduğunu beyan etmişti. Bu paragraflarda ise maddeler halinde ismini zikrettiği görevlerden kastının ne olduğunu açıklamaktadır.
İmam Gazali'nin, birinci görev olan “Takdis etmek” sözünden kastı; Allah'ın cisimlerden ve cisimle alakalı her şeyden münezzeh olduğuna ve yaratılmışlara hiçbir yönden benzemediğine inanmak, bütün bunlardan O’nu tenzih etmektir. İkinci görev olan “Tasdik etmek” sözünden kastı; Allah hakkında teşbihi çağrıştıran lafızların Kur’an ve sünnette geçmesinin hak olduğunu kabul etmek, bu lafızların zahiri manalarından Allah’ı tenzih etmek ve bunların gerçek manalarının, Allah’ın ve Rasulullah sallAllahu aleyhi ve sellem'in muradı üzere Allah’a layık manalar olduğuna inanmaktır. Özetle; bu lafızlar Kur’an ve sünnette geçtiği için bunlara keyfiyetsiz inanmak, zahiri manalarından Allah’ı tenzih etmek ve lafızların gerçek manasını Allah’a havale etmek gerekir. Üçüncü görev olan “Aczini itiraf etmek” sözünden kastı; kişinin, Allah hakkında teşbihi çağrıştıran haberlerdeki lafızların gerçek manasını bilmekten aciz olduğunu, bunu öğrenmesinin gücünü aşan bir şey olduğunu, bu lafızların gerçek manalarını araştırmanın ona göre bir iş olmadığını ve üstelik bunu öğrenmekle yükümlü de olmadığını bilmesi ve kabul etmesidir. Dördüncü görev olan “Susmak”tan kastı; kişinin, Allah hakkında teşbihi çağrıştıran haberler hakkında hiç kimseye soru sormaması, hiç kimseyle tartışmaması, bu konularda soru sormanın bidat olduğunu bilmesi ve bu konularda soru sorup araştırma yapmaya devam ettiğinde dininin tehlikeye gireceğini, hatta hiç farkında olmadan küfre bile gireceğini bilmesidir. Beşinci görev olan “Kendisini tutmak” sözünden kastı; Allah hakkında teşbihi çağrıştıran haberlerde geçen lafızlar üzerinde dil ile ilgili hiçbir işlem yapmadan okuyup geçmektir. Yani teşbihi çağrıştıran haberlerde gelen lafzı başka bir dile çevirmemek, onun yerine Arapça başka bir lafız kullanmamak, bu lafza herhangi bir ekleme veya çıkarma yapmamak, onu başka lafızlarla birlikte veya başka cümle içinde kullanmamak, harflerini ve irabını değiştirmemek, kısacası sözü hangi lafızlarla, hangi konuda ve nasıl gelmişse yani siyakta geçtiği gibi okuyup geçmektir. Altıncı görev olan “Hiçbir şey yapmamak” sözünden kastı; kişinin, Allah hakkında teşbihi çağrıştıran lafızların manasını merak etmemesi, kalbiyle dahi olsa bu lafızlar hakkında hiçbir araştırmaya yönelmemesi ve aklını bu lafızların manasını düşünerek yormamasıdır. Yedinci görev olan “İlim ehline teslim olmak” sözünden kastı ise kişinin Allah hakkında teşbihi çağrıştıran lafızların Allah’a layık mutlaka bir manası olduğuna, kendisi bu manaları bilmekten aciz olsa bile rasuller, nebiler, sıddıklar ve evliyalar gibi bazı kimselerin bu kelimelerden bazılarının Allah’a layık olan hakiki manasını bilebileceğine inanmasıdır.
Metin: Selefi salihinin hepsi işte bu yedi görevin, avam olan kişiye vacip olduğuna inanmıştır. Selefi salihinden bu inanca zıt herhangi bir inanç geleceğini asla düşünmemek gerekir. Şimdi inşAllah bu görevleri daha geniş olarak açıklayacağım.
Açıklama: İmam Gazali rahmetullahi aleyh ilk olarak Allah-u Teâlâ hakkındaki teşbihi andıran haberler konusunda avama takınması vacip olan tavırları yedi madde halinde zikretmiş, sonra bu maddeler hakkında kısaca tarif yapmış ve bu maddelerin selefi salihinin mezhebi olduğunu, selefi salihinin mezhebini bilen bir kimsenin asla bu inancın hilafını düşünmemesi gerektiğini bildirmiştir. Şimdi ise bu maddeleri geniş bir şekilde, örnekler vererek açıklamaya başlayacaktır.
|