HAKKA DAVET FORUMU
 
*
Hoşgeldiniz, Ziyaretçi.Lütfen giriş yapın veya kayıt olun. 29 Mart 2024, 07:47:44


Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz


Sayfa: [1]   Aşağı git


Eğer üye iseniz lütfen üye girişinden giriş yapınız.

Eğer üye değilseniz 10 saniyenizi ayırarak üye olabilirsiniz. 

Dosyaları indirebilmek ve de içerikleri görebilmek için

üye olmanız gerekmektedir.


  Yazdır  
Gönderen Konu: kabir azabı  (Okunma Sayısı 5592 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
zişan Atalay
Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 8


« : 06 Ekim 2015, 23:53:19 »

Kabir azabı var mıdır?
Kayıtlı
Admin
Yönetici
******
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 326


« Yanıtla #1 : 16 Ekim 2015, 20:41:25 »



Cevap) Kabir azabı vardır. Kabir azabı ve mutluluğuna Kur’an’da ve sahih sünnette bildirildiği şekliyle inanmak gerekir.

Kur’an’dan delil:


Allah (c.c) şöyle buyuruyor:

"Allah'a karşı yalan uydurandan veya kendisine bir şey vahyedilmemişken: "Bana vahyolundu" "Allah'ın indirdiği gibi ben de indireceğim" diyenden daha zalim kim olabilir? Bu zalimleri can çekişirlerken melekler ellerini uzatmış: "Canlarınızı verin. Bugün Allah'a karşı haksız yere söylediklerinizden, O'nun ayetlerine büyüklük taslamanızdan ötürü alçaltıcı bir azapla cezalandırılacaksınız" derken bir görsen." (En'am: 93)
Bu ayet ölümden sonra azap olduğuna işaret etmektedir.
İbni Abbas (r.a) bu ayet hakkında şöyle diyor:
"Bu azap ölümden sonradır. Melekler yüzlerine ve arkalarına vurarak onlara azap ederler."
İbni Hacer el-Askalani: "Melekler onların yüzlerine ve arkalarına vururken onların halleri ne olur?" (Muhammed: 27)
ayeti kerimesi de bu görüşü destekler" der. Feth'ul Bari c: 3 s: 180)

Sünnet’ten Delil:

Kabir azabı hakkında Mütevatir derecesine gelmiş hadisler vardır.

Zeyd b. Sabit dedi ki:
"Rasûlullah (s.a.s) Neccar oğullarına ait bir bostan içinde kendi katırı üzerinde bulunduğu sırada, katır birden bire yoldan saptı ve koşturdu. Nerede ise Rasûlullah’ı yere atacaktı. Orada birdenbire altı yahut beş yahut da dört tane kabirle karşılaştık. Rasûlullah (s.a.s):
"Bu kabirlerin sahiplerini kim tanıyor?" diye sordu. Bir adam: "Ben tanıyorum." dedi.
"Bunlar ne zaman öldüler?" buyurdu. O zat: "Müşriklik devrinde öldüler" dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.s):
"Şüphe yok ki bu ümmet, kabirleri içinde imtihana tabi tutuluyorlar. Şayet ölülerinizi gömmeyi terk etmeniz endişesi olmasaydı, bu kabristandan işitmekte olduğum kabir azabından birazını sizlere işittirmesi için muhakkak Allah'a dua ederdim" buyurdu. Sonra yüzünü bize döndürüp:
"Kabir azabından Allah'a sığınırız" buyurdu. Sahabeler:
"Kabir azabından Allah'a sığınırız" dediler. Rasûlullah (s.a.s) tekrar:
"Kabir azabından Allah'a sığınırız" buyurdu. Sahabeler:
"Kabir azabından Allah'a sığınırız" dediler. Rasûlullah (s.a.s) yine:
"Fitnelerden, onların görünenlerinden ve görünmeyenlerinden Allah'a sığınırız" buyurdu. Sahabeler:
"Fitnelerden, onların görünenlerinden ve görünmeyenlerinden Allah'a sığınırız" dediler. Rasûlullah (s.a.s):
"Deccal fitnesinden de Allah'a sığınırız." buyurdu. Sahabeler:
"Deccal fitnesinden de Allah'a sığınırız" dediler. (Müslim)

Kabir azabı hakkında Rasûlullah'ın bildirdikleri dışında yorum yapmamak müslümana yakışan tavırdır.

Kayıtlı

حسبي الله
Sayfa: [1]   Yukarı git


Eğer üye iseniz lütfen üye girişinden giriş yapınız.

Eğer üye değilseniz 10 saniyenizi ayırarak üye olabilirsiniz. 

Dosyaları indirebilmek ve de içerikleri görebilmek için

üye olmanız gerekmektedir.


  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

Sitemiz üzerinden erişilebilen şeylerde Allah'ın razı olmadığı şeyler varsa, bunları reddediyoruz.