HAKKA DAVET FORUMU
 
*
Hoşgeldiniz, Ziyaretçi.Lütfen giriş yapın veya kayıt olun. 29 Mart 2024, 18:30:09


Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz


Sayfa: [1]   Aşağı git


Eğer üye iseniz lütfen üye girişinden giriş yapınız.

Eğer üye değilseniz 10 saniyenizi ayırarak üye olabilirsiniz. 

Dosyaları indirebilmek ve de içerikleri görebilmek için

üye olmanız gerekmektedir.


  Yazdır  
Gönderen Konu: Site Yöneticilerine Sorular  (Okunma Sayısı 5652 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
İmam Tahavi
Girişimci Üye
***
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 123


« : 19 Eylül 2015, 00:08:37 »

Bismillahirrahmanirrahim

1) Soru: Bir kimse dese ki falanca (alim veya şeyh ismi ne olursa olsun) bana bir çok defa kalbimde bana özel olan ama dille söylemediğim şeylerden haber vermişdir.
Bu adamın hükmü nedir?
2) Soru: Bir kimse deseki şeyh bana gelecekte bazı büyük hadiselerin olacağını haber vermiş, ama kesin vakitlerini söylememiş.
Bu adamın hükmü nedir?
3) Soru: Bir şeyh çıkıb şöyle dese "falan ordu Şama girecek ve size baskın (hucum, saldırı) yapacak  ve siz müslümanlar mağlub olacaksınız".
Şu şeyhin hükmü nedir?
4) Soru: Bir şeyh salihlerin ölüleri dirilte bileceklerine inanırsa hükmü ne olur?
Kayıtlı
Bünyamin19
Aktif Üye
**
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 72


« Yanıtla #1 : 09 Kasım 2015, 15:54:34 »

peygamber olmayan birisinin (Allah dostu diye bilinen) Allah'ın izni ile bir ölüyü (veya ölüleri) diriltebileceğine inanmanın hükmü nedir ?
Kayıtlı
Teymullah el-Muvahhid
Yönetici
******
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 459



« Yanıtla #2 : 15 Kasım 2015, 17:44:46 »

Soru: Bir kimse dese ki falanca (alim veya şeyh ismi ne olursa olsun) bana bir çok defa kalbimde bana özel olan ama dille söylemediğim şeylerden haber vermiştir. Bu adamın hükmü nedir?

Cevap: Allah’u teala rüya, ilham yoluyla Salihler ve âlimlere gaybi olan bazı şeyleri bildirebilir. Bunun olması mümkündür ve buna dair deliller vardır. Ve yine âlimler, feraset sahibidirler. Kişilerin, hal ve hareketlerinden onların gizledikleri düşüncelerini anlayabilirler. Bu, aynı doktorun hastasının yürüyüşüne, duruşuna ve diğer hareketlerine bakarak onun hastalığını tespit etmesi gibidir. Feraset sahibi âlim, kişinin hal ve hareketlerine bakarak veya rüya ve ilham ile kişinin kalbinden geçen düşüncelerini bilebilir. Fakat bu ona ait olup, kesin bir habermiş gibi başkalarına yayamaz. Bu bilgi, başkaları için delil olmaz. Soruda bahsi geçen kimse bu manada söylemişse bunda sakınca yoktur. Fakat kişi bu durumlar dışında âlimin kalplerden geçeni bildiğine, okuduğuna inanırsa bu, âlimin yanlızca Allah’ın bildiği gaybı bileceğine inanmaktır ki; bu apaçık küfürdür.

Ebu Said El-Hudri’den, Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:

“Mümin’in ferasetinden sakının! Çünkü, o Allah’ın nuruyla bakar.” (Buhari et-Tarihul Kebir, 1529 7/354)

Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:

“Sadık rüya nübüvvetin kırkaltı cüzünden biridir” (Buhari,Tabir, 4 Müslim, Rüya, 67)

Ubade b. Samit der ki:

“Müminin rüyası Rabbinin kuluyla uykusunda konuşmasıdır.”

Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:
“Nübüvvetten sadece mübaşerat (müjdeler) kaldı”

Kendisine mübaşerat nedir? diye sorulunca:

“Müminin gördüğü veya kendisine gösterilen sadık rüyadır” buyurdu. (Buhari, Ta’bir,5; Ebu Davud, Salat, 152;İbn Mace,Ta’biru’r-rü’ya,1;Müsned,1,219)

Rüyanın bir kısmı Rahmani, bir kısmı nefsani, bir kısmı da şeytanidir. Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:

“Rüya üç çeşittir. Allah’tan olan rüya, şeytandan gelen rüya, uyanıkken kişinin kendi kendisinin düşündüğü şeyden meydana gelen rüya ki daha sonra bu onun rüyasına girer.” (Buhari, Ta’bir, 26; Müslim, Rüya,6)      

Fakat şu asla unutulmamalıdır;

Salih kimselerin rüya veya ilham yoluyla bildikleri "bilgi" uyulması gereken mutlak bilgi değildir. Çünkü bu kimselere bildirilen şeyler, rasullere gelen vahyin korunduğu gibi şeytanlardan korunmamıştır. Bu sebeple insanlara, kendilerine gelen bilginin Allah-u Teâlâ'dan olduğunu söyleyemezler. Bu kimseler kendilerine ilham veya rüya yoluyla bildirilen şeyleri sadece kendi şahıslarında yaşarlar. Rüya ve ilhamlar şer’i kaynak değildirler. Böyle bir kimsenin, kendisine ilham edilen şey vasıtasıyla gaybı kesin bir şekilde bildiğini iddia etmesi küfürdür. Çünkü kendisine gelen rüya veya ilhamın Allah-u Teâlâ'dan olduğu kesin değildir, şeytandan da olabilir.

Soru: Bir kimse deseki şeyh bana gelecekte bazı büyük hadiselerin olacağını haber vermiş, ama kesin vakitlerini söylememiş. Bu adamın hükmü nedir?

Cevap: Evet, bunun olması da mümkündür. Yukarıda açıkladığımız gibi alimlere rüya, ilham ve feraset yoluyla bir takım gaybi bilgiler verilebilir. Bu manada, âlimlerin hadiseleri haber verdiğini söylemekte bir sakınca yoktur. Fakat, alimlerin kesin olarak gaybi bildiği veya onlara mutlak manada vahyedildiği manasında söylenmişse bu küfürdür.

Soru: Bir şeyh çıkıb şöyle dese "falan ordu Şama girecek ve size baskın (hucum, saldırı) yapacak  ve siz müslümanlar mağlub olacaksınız". Şu şeyhin hükmü nedir?

Cevap: Âlimin, şeyhin sadık rüya, ilham ve feraset ile bunu bilmiş olması mümkündür. Yukarıda bunu açıkladık.

Soru: Bir şeyh salihlerin ölüleri diriltebileceklerine inanırsa hükmü ne olur?

Cevap: Ölüleri diriltecek olan ancak Allah’u tealadır. İster alim, veli olsun, ister nebi olsun bir kimsenin, kendi etkisiyle ölüleri diriltebileceğine inanmak şirktir. Fakat  kişinin Allah’ın ona verdiği mucize, keramet vesilesiyle bunu yapabileceğine, yani; duasıyla ölünün dirilebileceğine inanmak şirk değildir. Zira, Allah’u teala, İsa (a.s)’a ölüleri diriltme mucizesini vermiştir. Ve yine Musa (a.s)’a ineğin parçasıyla vurulan adamın dirilmesi mucizesi verilmiştir.

Kayıtlı


وَآخِرُ دَعْوَانَا أَنِ الْحَمْدُ لِلّهِ رَبِّ الْعَالَمِينَ
Davamızın sonu;
Alemlerin rabbi olan Allah’a hamd olsun
Sayfa: [1]   Yukarı git


Eğer üye iseniz lütfen üye girişinden giriş yapınız.

Eğer üye değilseniz 10 saniyenizi ayırarak üye olabilirsiniz. 

Dosyaları indirebilmek ve de içerikleri görebilmek için

üye olmanız gerekmektedir.


  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

Sitemiz üzerinden erişilebilen şeylerde Allah'ın razı olmadığı şeyler varsa, bunları reddediyoruz.