Mü'minlerin Musibetler Karşısındaki Tavrı. Bakara 156. ayet ve tefsiri

[Vasat Ümmet]

بســـم الله الرحمن الرحيم

الَّذِينَ إِذَا أَصَابَتْهُم مُّصِيبَةٌ قَالُواْ إِنَّا لِلّهِ وَإِنَّا إِلَيْهِ رَاجِعونَ

(Onlara) bir musibet geldiği zaman: «Biz Allah'a aidiz ve O'na döneceğiz» derler.

Bakara -156

TEFSİRİ:

Musibet : Mü'mine eziyet veren büyük küçük her şeydir.

Allah (c.c) mü'minin musibetlere karşı takınması gereken tavrı bu ayette gayet net bir şekilde açıklamıştır.

Mü'minler kendilerine verilen bütün nimetleri, hatta canlarını bile Allah'ın verdiğine inanırlar. Eğer bu nimetlerden bir tanesinde eksilme olursa muhakkak ki bu Allah'tan olan bir şeydir. Allah (c.c) nimet verdiği gibi onu geri de alabilir.

Dolayısıyla Allah (c.c) verdiği nimeti geri aldığı zaman kızmamak, üzülmemek ve Allah'a karşı isyankar olmamak gerekir. Bu durumda yapılacak tek şey vardır; o da; sabretmektir.

Çünkü bu, Allah (c.c)'nun bir imtihanıdır ve ancak sabredilerek kazanılır. Sabredilmediği takdirde Allah (c.c), ne aldığı şeyleri geri verir ne de kişiyi rızasına nail eder. Bilakis Allah (c.c), imtihanda sabretmeyenlere gazab eder ve onları hüsrana uğratır.

Rasulullah (s.a.s) şöyle buyurdu:

«Bir müslüman, kendisine musibet isabet ettiği zaman, Allah'tan bir emir olarak şöyle demelidir:

«Biz Allah'a aidiz ve O'na döneceğiz. Ey Rabb'im! isabet eden bu musibet sebebiyle bana sevap ver ve benim için hayır yaz.»

Mü'min kul bu şekilde Allah'a dua ettiğinde Allah (c.c), isabet eden bu musibetten sonra ona muhakkak hayır yazar.»                                                                    (Müslim)