HAKKA DAVET FORUMU
 
*
Hoşgeldiniz, Ziyaretçi.Lütfen giriş yapın veya kayıt olun. 29 Mart 2024, 12:06:15


Kullanıcı adınızı, parolanızı ve aktif kalma süresini giriniz


Sayfa: [1]   Aşağı git


Eğer üye iseniz lütfen üye girişinden giriş yapınız.

Eğer üye değilseniz 10 saniyenizi ayırarak üye olabilirsiniz. 

Dosyaları indirebilmek ve de içerikleri görebilmek için

üye olmanız gerekmektedir.


  Yazdır  
Gönderen Konu: cuma  (Okunma Sayısı 7788 defa)
0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.
ruqu
Üyeler
*
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 3


« : 16 Aralık 2012, 13:39:50 »

salam aleykum hocam.men azeriyim bizim yasadıımız sehirde cuma kılmak icin sartlar uygun deyil,biz baska sehre gidib cuma kıla bilirmiyiz?
Kayıtlı
Admin
Yönetici
******
Çevrimdışı Çevrimdışı

Mesaj Sayısı: 326


« Yanıtla #1 : 20 Mayıs 2013, 21:51:48 »

salam aleykum hocam.men azeriyim bizim yasadıımız sehirde cuma kılmak icin sartlar uygun deyil,biz baska sehre gidib cuma kıla bilirmiyiz?


Cevap:

Cuma Namazının Hükmü;

Namaza katılma imkânı olan, büyük şehirde veya büyük köylerde ikamet eden erkeklere farz-ı ayndır. Buna göre; cuma namazı yolcuya, kadına, katılma imkânı olmayan hasta ve âcize farz değildir. Aynı şekilde çölde yaşayanlara ve emîri ve kadısı olmayan küçük köylerde yaşayanlara farz değildir.

Cuma Namazının Sıhhat Şartları

1- Bir şehirde olması gerekir.

Şehirden kasıt; müftüsü olan, emiri olan, kadısı olan ve evleri Mina evleri kadar veya daha fazla olan şehirdir. Şehrin sahasında -ister bayram namazı kılmak için olan yer ister başkası olsun-kılınabilir.

Aslolan; bir şehirde bir tek cuma namazı kılınması gerekir. İmam Ebu Hanife ve İmam Muhammed'e göre; eğer şehrin en büyük mescidine ahali sığmazsa birkaç cuma kılınabilir. Aynı şehirde birkaç cuma kılınmasının caiz olduğu durumlardan dolayı artık hangi cuma geçerlidir, hangi cuma önce kılındı şartı kalkmış olur ve kılınan bütün cumalar sahih olur.
Aynı şehirde sadece bir tek cuma kılınması gerekir diyenlere göre -ki bu zayıf bir görüştür- eğer aynı şehirde birkaç tane cuma kılınırsa o zaman ilk kılınan cuma geçerli sayılır, diğer cumalar geçerli sayılmaz. Bundan dolayı cumadan sonra ihtiyaten dört rekat zuhr-i âhir niyetiyle namaz kılınır. Eğer kıldığı cuma namazı sahih olmamışsa öğle namazı kılmış sayılır. Eğer cuma namazı sahih olmuşsa bu namaz nafile hükmüne girer.

2- Cuma namazının imamının, Müslüman olan hâkim veya onun naibi olması gerekir.
Dört halife ya kendileri namaz kıldırırlardı ya da onların naibleri olan valiler kıldırırlardı.

3- Öğle vaktinde kılınması gerekir.

4- Cuma namazının bütün Müslümanların girebildiği genel bir yerde kılınması gerekir.

Çünkü cuma namazı İslam'ın şiarlarındandır ve dinin özelliklerindendir. Bundan dolayı bütün Müslümanların girebileceği bir yerde kılınması şarttır.
Eğer cuma namazının imamı, sarayının veya evinin kapısını veya namaz kıldığı yerin kapısını kapatıp sadece tanıdığı kişilerle cuma namazı kılarsa cuma namazı sahih olmaz. Ama bu evin kapısını açar ve bütün Müslümanların bu eve girme izni olursa o zaman cuma namazı sahih olur.
Bir Müslüman topluluğu mescidin kapısını kapatıp cemaat olarak cuma namazı kılarlarsa bu namaz caiz olmaz.

 İbn Abbas (r.a) şöyle dedi:
"Rasulullah (s.a.s) Medine'ye hicret etmeden önce cuma namazının kılınmasına izin vermiştir. Mekke'de cuma namazı kılamadı, fakat Medine'de olan Musab b. Umeyr'e cuma namazı kılması için emir yazdı."
(Dare Kutni)

Rasulullah (s.a.s) cuma namazını Müslümanlarla beraber gizli bir şekilde Mekke'de kılmaya aciz değildi. Fakat izn-i amm, herkesin görebildiği şekilde, bütün Müslümanların rahatça namaza katılma imkânı olmadığı ve bu durumda kâfirlerin eziyetinden korktuğu için kılamadı.

Cuma namazına izn-i amm, yani; Müslümanlar rahat bir şekilde eziyet görmeden cuma namazına katılmaları gerekir ve bu, cuma namazının sıhhati için şart olduğunu gösterir.

5- Cemaatle kılınması gerekir.

Ayrıca Cuma namazının bir kişiye farz olabilmesi için; kişinin zalimlerden emin olması gerekir.. Kendi nefsine, zalimin zulmünden veya zararından cuma namazı kıldığında emin olmayana farz değildir.
Bu nedenle Müslümanların tam hürriyete sahip olmadan ve onlara zarar gelmeden toplanmalarının mümkün olmadığı, din konusunda istedikleri gibi konuşma imkânına sahip olmadıkları, gerçek tevhidi eksiksiz konuşmaya imkânı olmadıkları daru'l harpte cuma namazı farz değildir.

Rasulullah (s.a.s) hicret etmeden önce Mekke'de iken, cuma namazı farz olduğu halde cuma namazı kılmamıştır. Bunun sebebi ise, cuma namazını şartlarına uygun bir şekilde kıldığı zaman kâfirlerden eziyet gelebileceğinden korktuğu için kılmamıştır.

Özet olarak; Dar'ul Harp'te, yukarıda sayılan şartlar vukû buluncaya kadar Cuma namazını kılmak farz değildir. Zamanımızda Cuma namazını Dar-ul Harp'te kılmak caiz değildir. Çünkü şartları tahakkuk etmemiştir.

Kayıtlı

حسبي الله
Sayfa: [1]   Yukarı git


Eğer üye iseniz lütfen üye girişinden giriş yapınız.

Eğer üye değilseniz 10 saniyenizi ayırarak üye olabilirsiniz. 

Dosyaları indirebilmek ve de içerikleri görebilmek için

üye olmanız gerekmektedir.


  Yazdır  
 
Gitmek istediğiniz yer:  

Sitemiz üzerinden erişilebilen şeylerde Allah'ın razı olmadığı şeyler varsa, bunları reddediyoruz.